Potasyum, hücre içinin temel elektrolitlerinden biri olup hücrelerin büyüme ve çoğalmasında, sinir-kas iletiminde, kalp kasının çalışmasında ve enzimatik reaksiyonlarda görev alır. Vücudun sağlıklı olarak büyümesi ve yaşamın sürdürülmesi için elzem bir mineraldir. Kas ve sinir hücre fonksiyonunun korunmasında ve sürdürülmesinde anahtar rol oynamaktadır. 

Vücudun sıvı ve asit-baz dengesinin korunmasında sodyum ve potasyum etkin role sahiptir. Sodyum ve potasyumun hücrelerde ve vücut sıvılarındaki yoğunluğu böbrekler tarafından denetlenmektedir. Bu nedenle potasyum eksikliği vücutta birçok probleme yol açabilmektedir.

Potasyum eksikliğinde

• Kas yorgunluğu,
• Halsizlik,
• Kalp ritminde bozulma
• Solunum yetersizliği gözlemlenebilir.

Potasyum eksikliği yaşamamak için yeterli ve dengeli beslenilmeli özellikle sebze-meyve tüketimi artırılmalıdır.

Potasyum ve Hipertansiyon & Kalp Sağlığı

Hipertansiyonda birincil risk faktörü olarak yüksek sodyum alımı kabul edilmekte ve potasyum eksikliği göz ardı edilmektedir. Potasyum eksikliği hipertansiyon ve kardiyoasküler hastalık riskini artırmaktadır.

Besinler ile vücuda alınan potasyum inme riskini azaltmaktadır.

Yapılan bilimsel araştırmalar, beslenmenin kan basıncının kontrolünde kilit bir rol oynadığını göstermektedir. Bu duruma ek olarak yüksek miktarda meyve ve sebze tüketen toplumlarda hipertansiyon riskinin daha düşük olduğu saptanmıştır.

Bireysel ihtiyaçlara uygun olarak, kişiye özel hazırlanan sağlıklı beslenme programı, hipertansiyon görülme sıklığını azaltmak ve kardiyovasküler hastalıkların önüne geçebilmek adına büyük öneme sahiptir.

Kan basıncının (tansiyon) kontrolünde;

• Sodyum kaynağı olan besinlerin (tuz, deniz ürünleri, turşu, salamura besinler) tüketiminin azaltılması,
• Potasyum kaynağı olan besinlerin tüketiminin artırılması,
• Sebze ve meyvelerle birlikte antioksidan alımının artması etkilidir.

Potasyum ve Ödem

Sodyum ve potasyum minerallerinin vücut sıvılarındaki yoğunlukları dengeli olmalıdır. Vücutta fazla sodyum birikimi ödeme yol açar ve vücut sıvı dengesi korunamaz. Ödem, hücreler arası boşlukta sıvı dengesinin bozulup birikmesi sonucu belirtiler veren önemli sağlık sorunudur. Vücutta ödem belirtileri gözlemlendiği zaman diyetteki tuz oranını azaltmak gerekir. Bu durumda su tüketimi artırılmalı, yemekler/ekmek tuzsuz tercih edilmeli, veya tuzlu besinlerin tüketimi azaltılmalıdır.

Potasyum ve Kemik Sağlığı

Potasyum içeriği yüksek olan sebze ve meyvelerin tüketimi kemik sağlığı için faydalıdır. Sağlıklı gıdalardaki potasyum, kemik gücünü arttırarak kemik sağlını olumlu etkileyebilmektedir. Süt ve süt ürünleri kalsiyum ve potasyum içeriği ile kemik kırılmalarını önlemede yardımcı, büyüme ve gelişmede, özellikle çocukluk çağında boy uzamasında etkilidir.

Sağlıklı bir beslenme programı günlük 2-4 gram potasyum sağlamaktadır. Potasyum ihtiyacı yaşa, gebelik ve emzirme durumuna göre değişmektedir.

Yaşa Göre Günlük Potasyum İhtiyacı

Sağlıklı yaşamı sürdürmek için günlük beslenme planında mevsimine uygun, çeşitli renk ve türlerde sebze ve meyveler tüketmek gereklidir.  Potasyumun başlıca kaynakları çeşitli sebze ve meyvelerdir. Bunun yanı sıra süt ve süt ürünleri, balıklar ve kuru baklagiller diğer kaynaklarıdır.

• 30 g kuru kayısı: 496 mg
• 100 g muz: 393 mg
• 150 g kivi: 443 mg
• 150 g kavun: 464 mg
• 150 g pişmiş ıspanak: 590 mg
• 75 g maydanoz: 750 mg
• 150 g pişmiş balkabağı: 575 mg
• 150 g havuç: 485 mg
• 75 g ıspanak yaprağı: 475 mg
• 150 g pişmiş mantar: 458 mg
• 240 g tam yağlı inek sütü: 360 mg
• 240 g tam yağlı yoğurt: 384 mH
• *yarım yağlı inek sütü ve yoğurtta potasyum miktarı değişmemektedir.
• 150 g pişmiş hamsi: 513 mg
• 150 g pişmiş alabalık: 536 mg
• 130 g pişmiş kuru fasulye: 789 mg

Diyetisyenlerimizden randevu almak için tıklayınız.

UYARI: Bu makale yalnızca bilgilendirme amaçlı yazılmıştır.